Mersin Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği dikiş kursuna katılan kadınlar, eski kumaşları ’kırk yama tekniği’ ile ekonomik kazanca dönüştürüyor. Yenice Yaşar Bayboğan Kadın ve Çocuk Atölyesi’nde eğitim alan kadınlar, her gün yarım saat kitap okuma molası da veriyor.

Çok yönlü eğitim anlayışıyla hem çocuklara hem de kadınlara birçok alanda eğitim verilen Yenice Yaşar Bayboğan Kadın ve Çocuk Atölyesi’ndeki kursa katılan kadınlar dikiş tekniklerini öğreniyor. Yeniceli kadınlar, kurs sayesinde ürettikleri ürünlerle ekonomik kazanç elde ederken, aynı zamanda hem sosyalleşiyor hem de yeteneklerini keşfediyor.

Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı bünyesinde verilen kursta kırk yama tekniği ile battaniye, çanta, yorgan gibi ürünler ortaya çıkaran kadınlar, iğne oyası tekniğini de kullanıyor. Eski kumaşların değerlendirildiği kursta kadınlar, ayrıca her gün yarım saat kitap okuma molası veriyor.

"Ellerindeki kumaşları değerlendiriyorlar

Yenice Yaşar Bayboğan Kadın ve Çocuk Atölyesi sorumlusu Fatma Kuru, kadınlara birçok tekniği aynı anda öğrettiklerini belirterek, "Şu anda kırk yama kursu üzerinde duruyoruz. Kursiyerlerimiz el işi yapıyorlar ama burada en önemli şey kırk yama. Ellerindeki kumaşları, eskileri, kalanları değerlendiriyorlar. Hiçbir şey boşa gitmiyor. Az bir kumaştan bile çok şey üretebiliyorlar" dedi. Kursun geçen yıl eylül ayında başladığını ifade eden Kuru, şu anda 40 kursiyere eğitim verdiklerini kaydetti. Kursu tamamlayan kursiyerlere katılım belgesi verdiklerini de dile getiren Kuru, kursa katılmak isteyenlerin Yenice Yaşar Bayboğan Atölyesi’ne başvurmalarının yeterli olduğunu sözlerine ekledi.

"Torunlarına çeyiz hazırlayanlar bile var"

Kızının, Yenice Yaşar Bayboğan Kadın ve Çocuk Atölyesi’ndeki kreşte, iki oğlunun da Eğitim ve Öğretimi Destekleme Kurs Merkezi’nde eğitim aldığını anlatan Fulya Karacan, merkezin aileler için büyük bir şans olduğunu söyledi. Kursta öğrendikleriyle aile ekonomisine de katkıda bulunduğunu belirten Karacan, "Kurs öncesi sadece ev işleriyle ilgileniyordum. Şimdi burada kaliteli vakit geçiriyoruz. Aramızda çocuğuna, torunlarına çeyiz hazırlayanlar bile var. Evde kullanmadığımız eşyaları geri dönüştürerek satışa sunuyoruz. Sergiler açıyor, sosyalleşiyoruz. Burası bizim için sadece kurs değil, sanki bir terapi merkezi" diye konuştu.

"Yaptıklarımı satmaya kıyamıyorum"

Kursiyerlerden Hürriyet Ekin de kursta samimi ve güzel bir arkadaş topluluklarının olduğunu söyledi. Birbirlerine destek olduklarını dile getiren Ekin, "Bu sıcakta kimse beni evden çıkaramaz ama buraya koşarak geliyorum. Burada güzel işler yaptık. Mesela ben çok güzel çanta ve cüzdan dikiyorum. Yaptıklarını satmaya kıyamıyorum. İşin doğrusu; benim gözümde paha biçilmez oluyorlar. Büyükşehir Belediyesinin bize sağladığı bu imkan sayesinde haberimin olmadığı birçok yeteneğimi keşfettim" dedi.

Kursa bir yıldır devam eden Burcu Öztürk ise kurs sayesinde çocuk yorganı, örtü yaptığını ve yeni şeyler öğrendiğini kaydetti.