Koç Üniversitesi Hastanesi, 25-26 Haziran 2024 tarihlerinde Endovasküler Uzmanlık Akademisi’nin “Embolizasyon” konulu çalıştayına ev sahipliği yaptı. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen 25 doktor, embolizasyon tedavileri üzerine güncel bilimsel veri ve deneyimlerini paylaştı.

Boston Scientific öncülüğünde kurulan ve Avrupa'nın farklı ülkelerinden 15 medikal dernek tarafından desteklenen Endovasküler Uzmanlık Akademisi, 25-26 Haziran 2024 tarihlerinde Koç Üniversitesi Hastanesi'nde “Embolizasyon” konusundaki çalıştayını gerçekleştirdi. Etkinlik, Rahmi M. Koç İleri Düzey Girişimsel Tıp, Eğitim ve Simülasyon Merkezi'nde (RMK AIMES) düzenlendi ve konu üzerine uygulamalı eğitimler yapıldı.

Çalıştayın açılışı, Boston Scientific Periferik İşlemler Gelişmekte Olan Bölgeler Direktörü Fevzi Aran ve Pazarlama Müdürü Pelin İçil tarafından gerçekleştirildi. 14 farklı ülkeden 15 medikal dernek tarafından desteklenen Endovasküler Uzmanlık Akademisi eğitim programları, uzaktan eğitim, hasta üzerinde canlı vakalar ve rotasyon programları ile damar içi tedaviler konusunda doktorların uzmanlığını geliştirmeyi hedeflemektedir. 2024 yılı için belirlenen ana konu “Embolizasyon” oldu.

Prof. Dr. Barbaros Çil, Prof. Dr. Bora Peynircioğlu ve Prof. Dr. Okan Akhan’ın liderliğinde düzenlenen çalıştayda, embolizasyon tedavilerinin hastalar için sunabileceği faydalar üzerine güncel bilimsel veri ve deneyimler paylaşıldı. 

Koç Üniversitesi Hastanesi Radyoloji uzmanı Prof. Dr. Barbaros Çil, embolizasyon tedavisinin önemini vurgularken, “Embolizasyon, özellikle ciddi kanama vakalarında hayat kurtarıcı bir tedavi yöntemidir. Travma sonrası meydana gelen veya gastrointestinal sistemdeki kanamalarda, embolizasyon hızlı ve etkili bir müdahale imkanı sunar. Bu da hastaların stabilize edilmesine ve hızlı iyileşmelerine olanak tanır,” dedi.

Prof. Dr. Peynircioğlu ise, akademiye ilişkin yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi: “Dünya çapında milyonlarca insanı etkileyen önemli sağlık sorunlarının tedavisine ışık tutuyoruz ve bu alanda hekimler arasındaki bilgi paylaşımını güçlendiriyoruz. Akademide yer alan hekimlerin ortak çalışmalarının sağladığı sinerjiyle embolizasyon tedavileri konusunda hastalar için önemli faydalar sağlanacak.”

EMBOLİZASYON NEDİR?

Embolizasyon, tıbbi bir prosedür olarak damarların veya arterlerin içine bir materyal yerleştirilerek, bu yolla kan akışının kesilmesi veya kontrol altına alınması işlemidir. Bu yöntem genellikle kan damarlarından kaynaklanan çeşitli durumların tedavisinde kullanılır. İşte embolizasyonun detayları ve kullanım alanları 

Embolizasyon: Kan Akışını Yönetme Yöntemi

Embolizasyon, tıbbi bir prosedür olarak damarların veya arterlerin içine yerleştirilen bir materyal vasıtasıyla kan akışının kesilmesi veya kontrol altına alınması işlemidir. Bu yöntem, damarların anormal genişlemeleri, tıkanıklıklar, kanamalar veya organlardaki anormal damar yapılanmaları gibi çeşitli durumların tedavisinde etkili bir şekilde kullanılır. Embolizasyon, genellikle cerrahi müdahale gerektirmeden yapılabilecek minimal invaziv bir tedavi seçeneği olarak değerlendirilir ve uzmanlaşmış radyologlar tarafından gerçekleştirilir.

Embolizasyon Yöntemleri ve Uygulama Alanları

Embolizasyon işlemi, kullanılan materyale ve uygulama alanına bağlı olarak çeşitli tekniklerle gerçekleştirilebilir. En yaygın kullanılan embolizasyon yöntemleri şunlardır:

1. Tümör Embolizasyonu: Kanserli tümörlerin tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Tümörün beslenme kaynağı olan kan damarlarına embolizan maddeler yerleştirilerek tümör büyümesi engellenir veya küçültülür. Bu yöntem, radyofrekans veya mikrodalga ablasyon gibi diğer tedavi yöntemleriyle birlikte kullanılabilir.

2. Arteriyovenöz Malformasyon (AVM) Tedavisi: Doğuştan gelen ve damarların anormal bir şekilde bağlanması sonucu oluşan AVM'lerde, embolizasyon yöntemi kullanılarak anormal damar bağlantıları kapatılır ve kan akımı düzenlenir. Bu şekilde AVM'nin büyümesi kontrol altına alınır ve komplikasyon riski azaltılır.

3. Varis Tedavisi: Varisler genellikle bacaklarda görülen ve damarların genişlemesi sonucu oluşan sağlık sorunlarıdır. Embolizasyon, varisli damarların içine yerleştirilen özel materyallerle damarın kapatılmasını ve varislerin tedavi edilmesini sağlar. Bu yöntem, cerrahi müdahale gerektirmeden varis tedavisinde etkili bir seçenektir.

4. Kanama Kontrolü: İç kanamaların kontrol edilmesi amacıyla embolizasyon yöntemi kullanılabilir. Özellikle karaciğer, böbrek veya bağırsak gibi organlardan kaynaklanan kanamalarda, embolizasyon ile kanama noktası kapatılarak hastanın durumu stabilize edilir.

5. Fibroid Tedavisi: Rahim içi fibroidler, kadınlarda sık görülen bir sağlık sorunudur. Embolizasyon yöntemi, rahim içindeki fibroidlere kan akışını keserek fibroidlerin küçülmesini veya belirtilerinin azalmasını sağlar. Bu yöntem, cerrahiye alternatif bir tedavi seçeneği olarak değerlendirilir.

Embolizasyon İşlemi Nasıl Yapılır?

Embolizasyon işlemi genellikle yerel anestezi altında gerçekleştirilir ve genellikle hastanede veya radyoloji ünitesinde yapılan bir girişimsel radyoloji prosedürüdür. İşlem sırasında radyolog, genellikle ince bir kateter (tüp) aracılığıyla damar sistemine ulaşır ve hedeflenen bölgeye embolizan materyali (örneğin embolizan partiküller, köpük veya sargılar) yerleştirir. Bu materyal, damarın iç yüzeyine yapışarak kan akışını engeller ve hedeflenen etkinin gerçekleşmesini sağlar.

İşlem öncesinde hasta, gerekli tetkikler ve değerlendirmeler yapılarak uygun adaylığı belirlenir. İşlem sırasında canlı görüntüleme teknikleri (örneğin fluoroskopi veya anjiyografi) kullanılarak kateterin doğru bir şekilde yerleştirilmesi ve embolizanın doğru noktaya ulaştırılması sağlanır. İşlem sonrasında hastanın genellikle birkaç saat gözlem altında kalması gerekebilir ve iyileşme süreci genellikle hızlı ve sorunsuz geçer.

Embolizasyonun Avantajları ve Dezavantajları

Avantajlar:

Minimal invaziv bir tedavi yöntemi olması nedeniyle cerrahi riskleri azaltır. Hastanede kalış süresini kısaltır ve iyileşme sürecini hızlandırır.

Yerel anestezi altında yapılabilmesi, genel anesteziye göre daha az risk taşır. Bazı durumlarda cerrahi müdahaleye alternatif olarak kullanılabilir.

Dezavantajlar:

İşlem sonrası bazı hastalarda geçici olarak ağrı, hafif kanama veya enfeksiyon riski olabilir. Nadir durumlarda embolizan materyalin yanlış yere gitmesi veya istenmeyen bölgelere zarar vermesi gibi komplikasyonlar görülebilir.

Her hasta için uygun olmayabilir ve dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerekebilir.

Sonuç
Embolizasyon, çeşitli vasküler ve non-vasküler hastalıkların tedavisinde etkili bir seçenek olarak kullanılan önemli bir girişimsel radyoloji prosedürüdür. Her hasta için uygunluğu ve riskleri dikkatlice değerlendirilmelidir. Uzman radyologlar tarafından gerçekleştirilen bu prosedür, hastaların yaşam kalitesini iyileştirmeye ve sağlık sorunlarını etkili bir şekilde yönetmeye yardımcı olabilir.

Embolizasyon yöntemi, teknolojinin ilerlemesi ve uzmanların deneyim kazanmasıyla giderek daha fazla hasta için erişilebilir hale gelmektedir. Tıbbın bu alanındaki ilerlemeler ve yeni tekniklerle birlikte, embolizasyonun tedavi seçenekleri arasında daha geniş bir yer edinmesi beklenmektedir.